Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem'in
şu buyrukları buna örnektir:
"Rabbimiz her gece gecenin son üçte biri kalınca dünya semasına iner."
Şefaat hadisinde Peygamber Sallallahu
aleyhi vesellem şöyle buyurmaktadır:
"Allah onlara bildikleri suretinde gelir ve: Ben sizin Rabbinizim der.
Onlar da: (Evet) sen bizim Rabbimizsin derler..."
Bu hadisle kasdettiğimiz fiilî sıfat
“gelmek” sıfatıdır. Bu ise şekli ve mecazi bir geliş değil, hakiki bir
geliştir.
Yine Peygamber Sallallahu aleyhi
vesellem şöyle buyurmaktadır:
"Şüphesiz Allah kıyamet gününde yeri avucuna alacak, gökler de sağında
bulunacak, sonra da: Ben melik olanım... diye buyuracak."
Yine Peygamber Sallallahu aleyhi
vesellem şöyle buyurmaktadır:
"Allah mahlukatı yaratınca kendi eliyle, kendisi adına: Benim rahmetim
gazabımı geçer diye yazdı."
Adem ile Musa (ikisine de selam
olsun)'nın karşılıklı tartışmalarını sözkonusu eden hadis-i şerifte de şöyle
buyurulmaktadır:
"Adem dedi ki: Ey Musa! Şüphesiz Allah, kelâmı ile seni seçip üstün
kıldı. Eliyle senin için Tevrat'ı yazdı."
Yüce Allah'ın kelâmı ve eli
(yed) zatî iki sıfattır. Konuşması da hem zatî bir sıfattır, hem
fiilî bir sıfattır. Tevrat'ı yazması fiilî bir sıfattır.
Yine Peygamber Sallallahu aleyhi
vesellem şöyle buyurmaktadır:
"Şüphesiz yüce
Allah gündüzün günahkârı tevbe etsin diye geceleyin elini uzatır. Gecenin
günahkârı tevbe etsin diye gündüzün elini uzatır." Bunun dışında daha
pek çok hadis-i şerif te zikredilebilir.