Güzel olur baharlar yaz olunca
Irgat düşer yola mevsim gelince
Döner bir değirmen kendi halince
Kervanı yürütür el yavaş yavaş
Garibin gönlünü incitmez kelam
Adam yere koyup verme sen selam
Konuşuruz nadanlada ederiz kelam
İnsandan ayrılır pul yavaş yavaş
İçmesin bilmeyenle şarap içeriz
Rindü namerdlerle kelam ederiz
Hem hiçiz,hem nadan,hep avareyiz
Rindlerin meyinden iç yavaş yavaş
Oturma kıldan velayet postuna
Güvenme ecnebi,gavur dostuna
Sarıldık cümle ehli-beytin destine
Ferahlanır muhabbet dil yavaş yavaş
Çok sitem etmişmiş leyla mecnuna
Mecnunuda boşver hem leylayıda
İşimiz eğlenmek yalan dünyada
Rindlerin meyinden iç yavaş yavaş
Kemalattan filan okuma hiçe
Aşk meşki bırak bak hiçlik nice?
İrfanı ,edep,kemali, ilmi kim nide?
Nadanın abından iç yavaş yavaş
Kişinin çektiği kendi haliymiş
Aklı bol bir kamil böyle buyurmuş
Az gelir rindlere çile ne hoşmuş
Kuru kemalattan geç yavaş yavaş
Kamil olmak Hallaç olmaktır bizde
Taklidi kamilden mürşit yok bizde
Kürsü üstü posttan irşat yok bizde
Rindlerin meyine dal yavaş yavaş
Ravimisin ondan bundan nakletme
Elekten geçmeyem sözü akletme
Alinin as nesliyiz varsen farketme
Esfeli safiline düş yavaş yavaş
Muhammed Mustafaki rindlerin melceidir
Kapısı ol nebinin rindlerin kapısıdır
Kibirliye ne desekte vallah yeridir
Hiçlik serpuşunu giy yavaş yavaş
Tekerleme,velilerin adını
Akıla danışıp etme yadını
Biz severiz aşk meyinin tadını
Sefillik postunu ser yavaş yavaş
Divaniyim memu zinde kim imiş
İçmeyen kendini aşık bilirmiş
Çula oturmakla kamil sanırmış
Rindlerle,hiçlerle iç yavaş yavaş.